Nöbetçi Eczaneler
26/11/2021

Agresif Çocuk Saldırgan Davranışlar

img Hemen hemen her çocuk yuvasinda, özellikle saldirgan davranislar gösteren bir veya birkaç çocuk bulunur. Egitmenler genellikle ne yapacaklarini bilemezler: Bir yandan diger çocuklari korumak, diger yandan da agresif çocuga yardim etmek isterler. Ama nasil? Parkta, yuvalardaki çocuk gruplarinda veya okulda, daha dogrusu çocuklarin toplu oldugu yerlerde genellikle en azindan bir çocuk vardir ki, genellikle erkek çocugudur, digerlerini rahatsiz eder; her firsatta onlari itmek, isirmak veya onlara vurmak ister ve yapar da. Diger çocuklarin anneleri, veliler sinirlenir; genellikle de agresif çocugun ailesinin egitiminin yanlis oldugunu düsünür, sikayet eder ve mümkünse bu çocugun gruptan, siniftan atilmasini veya uzaklastirilmasini isterler. Ögretmenle, egitmenle, müdürle tartismalar baslar, çocuk cezalandirilir, kimse yanina yaklasmaz. O artik damgalanmistir.

Iste, tam da bu noktada dikkat etmek gerekir: Unutulmamali ki, yarin bu tutum içinde olan velilerin çocuklari da ayni seyleri yapabilir. Çünkü bütün küçük çocuklar onlara ilk anda hos gelen, heyecanlandiran, gücünü ortaya koyan seyleri yapip denemek isterler. Vurmak, isirmak, saçindan çekmek caziptir, heyecan vericidir; güçlü oldugunu, kuvvetini, elinin çabuklugunu gösterecegi yollardir bunlar. Süphesiz bir- iki yasindaki bir çocuk alti yasindaki bir komsu kizinin saçini çekiyorsa konu olmaz. O henüz bu yaslarda baska çocuklarin hislerini anlayamaz, kendini onun yerine koyamaz. Bu nedenle de yetiskinler dikkat etmeli ve onu engellemelidir, engelleyebilmek için mümkün oldugunca göz önünde olmalidir.

Çocuk zamanla, yasi ilerledikçe bu davranisinin yetiskinlerce onaylanmadigini, annesinin üzüldügünü fark edecek; digerlerine aci verdigini, kendini kabul ettirmek için baska yollarin oldugunu ögrenecektir. Ancak çocuk, yasi ilerlemis olsa da davranislarini degistirmeyebilir. Çünkü o sürekli bu yolla basarili olmakta oldugunu görmüs, istediklerini bu yolla elde etmis, vurarak, iterek istedigi oyuncagi arkadasinin elinden almis, hatta artik diger çocuklar o vurmadan, tekmelemeden onun istediklerini yapar olmuslardir. Ya da çocuk kendi isteklerini ifade etmek için baska bir yol göremez, bilmez. Genellikle kendini sözlü olarak iyi ifade edemeyen, ifade ve konusma zorlugu olan ve de konusabilmek için tez canli, sabirsiz olan çocuk için isirmak, tükürmek tavir almaya veya derdini anlatmaya göre en kolay ve hizli yoldur.

Bazi küçük haydutlar(!) daha fazla dikkat çekmek için bu rolde israrli olurlar. Onlar bilirler ki, eger oyun oynarken yanindakini bagirtirsa, canini acitirsa, elindeki arabayi hizla alirsa ögretmeni gelecek, ne oldugunu soracak, onun yine ne yaptigini ögrenmek isteyecek, yani bir kez daha o konu olacak, dikkat çekecektir. Istedigi zaten budur. Oysa arkadasi ile sakin oynasa kimsenin dikkatini çekmeyecek, kimse yanina gelmeyecek, ne yapiyorsun diye sormayacaktir. Bir diger konu ise sudur: Genelde özgüveni olmayan veya özgüveni hirpalanmis olan çocuk, en azindan fiziksel olarak güçlü oldugunu göstermek ve bunu sürekli olarak yeniden ispat etmek ister. Böyle çocuklarin genellikle sosyal deneyimi azdir. Onlar diger çocuklarin mimiklerine, bakislarina, tavirlarina pek anlam veremezler, anlayamazlar ve her zaman, en siradan, dogal bir durumda bile kendilerine karsi bir tavir oldugunu düsünürler, tetikte kendilerini sürekli savunmada tutarlar.

Tüm bunlar ve benzeri nedenlerle yetiskinler çocuklari saldirgan tutumlarindan uzaklastirmak istiyorlarsa, önce yukarda anlatildigi gibi bu davranisi ortaya çikaran sebebi bulmalidirlar. Ondan sonra, çocuga zaman taninmalidir. Degisim için ilk önce zaman gereklidir. Genellikle okul çagina kadar çocuklar için tartismak kavga etmek, birbirine vurmak, hizla girismek demektir. Yavas yavas bu tutumlarini terk ederler. Ancak bu bizlerin sürekli davranislarini dogru bulmadigimiz, devamli ayipladigimizi söylememizle olmaz. Çogu kez bu tutum ters teper.

Diger yandan birçok ailede erkek çocuklarin süratle vurmasi veya tekme atmasi genellikle normal görülür. Hatta görüyor musun yaramazi, kasla göz arasinda ne yapti derken biraz da memnuniyet, hayranlik dile getirilir. Çogu kez erkek çocugu dedigin biraz haylaz, yaramaz olmali denilerek çocuga rolü verilir ve bu rol onaylanir da. Kiz çocugu yapmaz, yapmamali, kiza yakismaz, ayip derken , ama o erkek, dogasinda var, ne yapsan engelleyemezsin denilmez mi? Çogu durumda, yasamin bir çok alaninda zaten erkek çocugu eger erkek gibi erkek olmak istiyorsa vurucu olmasi gerektigini ve erkek rolünün de bu davranis biçimi oldugunu görmektedir. Kiz çocugu da genellikle kurbandir, kurban rolünde kalir. Ve yine bir çok kiz çocugu kendileri lehine durumu degistirmek için saldiriyi yavasça , sinsice(!) yaparlar; cimdirerek, sessizce saç çekerek.

Eger bir çocuk digerini döverse, ona vurursa biz yetiskinler dikkatimizi önce kurbana vermeliyiz. Ilk anda saldirgan çocugu bir kenara almali, onunla ilgilenmemeliyiz. Çünkü yukarida belirttigim gibi o dikkati çeksin diye sikmistir arkadasinin kolunu. Biz onun elinden metodunu, onun silahini almaliyiz. Bunu nasil yapabiliriz? Ona baska metodlari göstererek. Düsünmeliyiz: bu çocuk özellikle neleri iyi yapiyor, neyle, hangi özellik ve beceri ile diger çocuklarin dikkatini çekebilir? Hangi durumda diger çocuklar kendi içlerine onu kabul ederler? Kendisini ifade edebilmesi, isteklerini dillendirmesi için farkli durumlarda neler yapiyor? Süphesiz onun da saldirmadigi, farkli davrandigi durumlar oluyordur. Bu durumlari gözleyelim ve ödüllendirelim.

Çocuk grubu içinde, vuranin, saldiranin rolü, izleyenler ve vurulanlar, itilenler olmazsa anlasilmaz. Daima özellikle kuvvetli olan, biraz daha yasça büyük olan bu rolü alacaktir. Eger bir çocuk birkaç kez agresif davranirsa, ki olabilir, digerleri deneyimleri ile bu çocugu da kabullenirler. Eger çocuk elleriyle sorunu çözmeye kalkmis ise, diger hepsi için kimin suçlu oldugu, kimin ilk önce basladigi bellidir. O fislenmistir, yaptigi diger olumlu, iyi seyler hiç görülmez. Yalancinin mumu yatsiya kadar yanar misali, kimse ona inanmaz ve güvenmez. Digerleri onunla oynamak, beraber olmak istemez ve kendini farkli yönleriyle gösterme sansi azalir. O da giderek günah keçisi rolünü benimser ve her zaman saldiran çocuk tipini kendi de kabullenir ve bu rolü oynar. Hele ki ona kötü davranildigini hisseder ve görür ise, hiç degistirmeden ve dozunu artirarak devam eder. Vurur, isirir, tekmeler. Ve digerleri hakli olduklarini bir kez daha görür onu dislamaya devam eder, bu böylece sürer gider.

Diger bir konu ise, çocugun agresifliginin grup içinde çözülmesi, yani konuyu grup ortaminda çok yönlü ele alma gerekliligidir. Ayrica sorunu grup içinde çözmek aile içinde çözmeye göre daha kolaydir. Çocuk, evde belki de çok farkli davraniyordur. Evde azarlamak, bagirmak ve ceza vermek genellikle duruma yardimci olmaz, sorunu agirlastirir. Sonuç olarak, grup içinde saldirgan davranislar gösteren çocuklar dislanmamali, olay sosyal bir görev olarak benimsenmeli, egitimciler ele almalidir. Sonuçtan herkes, çocuk da, arkadaslari da, egitmen ve veli de bir seyler ögrenecektir.

Diğer 'Çocuk Sağlığı' Yazıları