Nöbetçi Eczaneler
22/09/2021

Hipertansiyon Yüksek Tansiyon

img Vücudumuzdaki tüm organlar, saglikli bir sekilde islevlerini yapabilmek için kana, yani kanin tasidigi oksijen ve besin maddelerine ihtiyaç gösterir.

Kani tüm organlara düzenli bir sekilde pompalayan da kalbimizdir. Emme-basma tulumba gibi düsünebilecegimiz kalp, organlardan gelen oksijeni azaltip, kirlenmis kani toplayarak akcigerlere gönderir. Akcigerlerde temizlenip oksijenle beslenen kani da yine damarlar vasitasiyla organlara iletir. Dolasim, kapali bir sisteme benzer. Kalbimiz bu görevi yerine getirebilmek için düzenli bir ritmde çalisirken dakikada ortalama 70 kez kasilir. Her kasilmada pompaladigi kanin toplam hacmi 5litre dolaylarindadir. Bedenimizdeki damar aginin uzunlugu ise hemen hemen 10.000 km. kadardir. Iste kalbimiz günboyu dokularin ihtiyacini karsilamak için bu damar sistemine kani pompalayip durur.

Kalbin kasilmasiyla damarlara dogru yola çikan kan, buralarda belirli bir direnç le karsilasir. Vücudumuzdaki kan azalmis olsa da, kalp ayni güçle kani pompalayacak, en uç noktalara kadar göndermeye çalisacaktir. Tansiyon iste bu kalp damar iliskisinde, dolasim sirasinda meydana gelen damarlardaki basinçtir. Tansiyonumuz ölçülürken yapilan, damarin her santimetrekaresine düsen basinci ölçmektir aslinda. Bu yüzden de, bir civa sütununun yüksekligi ölçü birimi olarak alinmistir.

Tansiyon aletiyle ölçülen, damar içindeki kanin akabildigi düzeylerdir. Tansiyon aletinin kolluguyla, kan damarlarin içindeki akimi sikistirdigimizda, kanin akisi durur. Kolluk içindeki hava yavas yavas birakilip, kanin engellenmesi durunca kalp atislari yeniden duyulmaya baslar. Buna \"sistolik kan basinci\" adi verilir. Yani, bu kalbin kasilma sirasindaki damarlara yaptigi basinçtir. Ayni zamanda buna \"sistolik tansiyon\"da denir. Halk arasinda ise \"büyük tansiyon\" seklinde tanimlanir.

Tansiyon aletini bosaltip, basinci azalttikça, öyle bir an gelir ki, kalp atislari duyulmaz olur. Bu artik kanin hiçbir basinçla karsilasmadan serbestçe damardan geçtigi andir. Kalp artik rahatlamistir, bir gevseme anidir bu. Kan damardan, yalnizca gerilmis damarlarin kendi basinci ile geçmektedir. Buna da \"diyastolik basinç\", yani \"diyastolik tansiyon\" adi verilir. Halk dilindeki adi ise \"küçük tansiyon\"dur.

Adlari herhalde \"büyük\" ve \"küçük\" oldugundan insanlar nedense büyük tansiyonun önemli olup, küçük tansiyonun daha az tehlikeli oldugunu düsünürler. Oysa hipertansiyonda her iki basinç da artar. Sadece damar sertligiyle karsilasmis, damar çeperleri esnekligini yitirmis insanlarda, büyük tansiyon yüksekken, küçük tansiyon alt seviyelerde olabilir. Bu maalesef iyi bir belirti degildir ve normal damar yapisinin bozulmus oldugunu gösterir.

Bir yetiskin normal tansiyonu, küçük tansiyon denilen \"diyasto lik basincin\" 90 mm, büyük tansiyonun, yani \"sistolik basincin\" ise 140 mm. düzeyinden olmalidir. Bu ölçüleri n üstündeki basinç bir hipertansiyon belirtisidir. Bu kisi büyük bir ihtimalle yüksek tansiyon hastasidir. Bu birimler her ne kadar, milimetre civa sütunu olarak ölçülse de, 9 ve 14 seklinde ifade edilebilir. Belirtilerden Anlasilmayabilir
Özellikle 40 yasin üstündeki kisilerin yüzde 30'unda hipertansiyona rastlanir. Ancak bunlarin çogu bunun farkinda bile olmaz. Tesadüf eseri tansiyonu ölçüldügünde anlasilir.

Halbuki yüksek tansiyonun da bazi isaretleri vardir: Bas agrisi ve dönmesi, ates basmasi, sik sik susama veya idrara çikma, çarpinti, yorgunluk hali, sirt agrisi hipertansiyon habercisi olabilir.

Hipertansiyonun Sebepleri
• Endokrin (hormonal): Tiroid bezi, böbrek üstü bezleri ve diger hormon bozukluklari.
• Böbrek hastaliklari
• Kalp ve damar hastaliklari
• Sismanlik
• Gebelik ve dogum kontrol ilaçlari

Bu saydiklarimiz sebebi bilinen hipertansiyon faktörleridir. Diger bölüm, yani esansiyel (sebebi bilinmeyen hipertansiyon) hastalarin yüzde 9O'ini olusturur.

Esansiyel hipertansiyonda su faktörler roloynar:
• Kalitim (soyaçekim)
• Cinsiyet ve yas. 40 yasin üzeri olan erkeklerde daha siktir.
• Tuz yeme aliskanligi
• Sismanlik ve hareketsizlik
• Sigara ve alkol

Stres ve endiseler Beslenme Tarzi Degismeli Yüksek tansiyon varsa, herseyden önce beslenme tarzi degismelidir. Bu konuda uzmanlarin tavsiyeleri söyle:

• Herseyden önce yagi hayatinizdan neredeyse çikarmalisiniz.Beyaz peynir, yogurt, süt bile büyük ölçüde yag içerir. Bu besinleri küçük miktarlarda tüketmeli. Örnegin, beyaz peyniri günde 2 kibrit kutusu büyüklügünde yemelisiniz. Bunun yani sira kaymak, kati margarinler, tereyagi, çikolata, pasta, kremalar, yagli soslar sofraniza veda etmeli. Kirmizi eti haftada en fazla üç kez yiyebilirsiniz. O da çok az miktarda olmak sartiyla.

• Her türlü kizartma ve karbonhidratli besinden, yani tatli ve hamur islerinden mümkün oldugunca uzak kalmalisiniz. Sismanlatici besinlerden uzak durmaniz, hem zayiflamamza yardimci olacak, hem de sizi yüksek tansiyondan kurtaracaktir.

• Bunun disinda hareket etmek de çok önemli. Yürüyüs de en yararli hareket sekli hiç kuskusuz. Günde en az 1 saat yol yürümek, damarlari açar, dolasimi hizlandirir ve tansiyonun yükselmesini önler. Kalbi rahatlatir. Bu aliskanligi hiçbir bahane ileri sürmeden bir an önce edinmelisiniz. Üstelik hareket insanin hem kilo almasini önler, hem de damarlarda dolasan zararli yaglarin azalmasina yardimci olur.