Nöbetçi Eczaneler
22/09/2021

Dalak Tümörleri

img Hem malign hem de benign primer dalak tümörlerine nadir olarak rastlanmaktadir.

Bu tümörler siklikla dalagin lenfatik ve Vasküler elamanlarindan köken almakta ve genellikle sol üst kadran agrisi ile birlikte olan dalak büyümesi ve/veya muayene sirasinda palpe edilebilir bir kitle olarak saptanmaktadir. Tümörlerin dalaga metastatik yayilimi da nadirdir ve genellikte yaygin metastatik hastaligin geç belirtisi olarak ortaya çikmaktadir.

Malign Tümörler : Hodgkin-disi lenfoma dalagin en sik görülen primer malign tümörüdür. Bununla birlikte, lenfomali hastalarin sadece % 1-2'sinde dalak primer organdir. Dalak daha siklikla sekonder olarak tutulur ve Hodgkin ile Hodgkin-disi lenfomali hastalarin % 40'inda dalaga yayilim vardir.

Primer splenik lenfoma genellikle dalak büyümesi ile birliktedir ve palpe edilebilir sol üst kadran kitlesi ile birlikte nonspesifik abdominal rahatsizlik ve agri mevcut olabilir. Periferik lenfadenopati, lenfositoz ve bünyesel semptomlar gibi sistemik lenfoma bulgulari siklikla yoktur. Siklikla primer dalak lenfomasi sonucu olusan hipersplenizm (anemi, lökopeni, trombositopeni) ile sonuçlanmakta, fakat bu durum lenfomayi dalakta büyümeye neden olan diger sebeplerden ayirmamaktadir.

Benzer sekilde, bilgisayarli tomografi (BT) ve manyetik rezonans gibi görüntüleme çalismalari genellikle nonspesifik organ büyümesini göstermekte ve lenfoma nedeniyle olusan splenomegali ile diger sebeplere bagli splenomegaliyi güvenilir bir sekilde ayirt edememektedir. Bu sebeplerden dolayi, primer splenik lenfomanin kesin tanisini koymak için hemen daima splenektomi gereklidir. Splenektomi, yaygin lenfomasi bulunan bazi hastalarda da semptomatik splenomegali ve komsu organlari üzerindeki basinci rahatlatmaya yardim etmekte veya hipersplenizm nedeniyle olusan hematolojik çöküntüyü düzeltmekte faydali olabilir.

Nadir olmasina ragmen, anjiosarkom dalagi en sik tutan lenfoid disi malinitedir ve toryum dioksit ile vinil kloride maruz kalma olusmustur. Bu tümörün prognozu oldukça kötüdür ve klinik olarak karin agrisi, sag üst kadranda palpe edilebilir kitle ve bazen sponton intraabdominal rüptür ile karsimiza çikabilir. Anjiopatik hemolitik anemi bulunabilir ve BT'de siklikla belirgin santral tümör nekrozu vardir. Dalagin diger primer malign lezyonlari leiomyosarkom, fibröz histiositom, fibrosarkom ve plazmasitom'dur.

Benign Tümörler : Benign dalak tümörleri de oldukça nadirdir ve genellikle otopsi sirasinda tesadüfen veya diger endikasyonlarla yapilan laparotomiler sirasinda saptanir. BT'nin yaygin kullanimi bu lezyonlarm raslantisal olarak saptanmasini arttirmistir. Hemanjiom ve lenfanjiomlar dalaktan kaynaklanan en sik benign tümörlerdir. Hemanjiomlar BT'de kolayca taninir, kalsifikasyon ve kistik degisiklikleri ile farkli bir splenik kitle olarak görülür.

Dalagin lenfanjiomlari genellikle çocuklar ve genç eriskinlerde görülmekte, BT'de multipl septasyonlari olan kistik kitle olarak izlenmektedir. Bu tümörlerin hiçbiri splenomegali sonucu veya hemanjiom olgularinda harcanma koagülopatisi sonucu semptomatik olmadikça tedavi gerektirmez. Çapi 10 cm'-den küçük lezyonlarda spontan rüptür nadirdir.

Dalagin diger benign tümörleri olan hematom ve lipomlar da spesifik bir girisim gerektirmez. Benign oldugu bilinen bir dalak tümörünün rezeksiyonu endike oldugu zaman, splenik immün fonksiyonu korumak için mümkünse par-siyel splenektomi düsünülmelidir.

Metastatik Tümörler : Tümörlerin dalaga metastatik yayilimi nadirdir ve genellikle yaygin malignitenin geç bir belirtisi olarak ortaya çikmaktadir. Dalaga en sik olarak metastaz yapan malign lezyonlar meme ve akciger tümörleri ile melanom'dur.

Dalak, retioperitoneal tümörlerden veya pankreas yada kolon gibi komsu organlardaki malign odaklardan direkt yayilim ile de tutulabilir. Kolorektal primer tümörlerden izole metastaz olgulari bildirilmistir ve bu olgularda mümkünse küratif splenektomi düsünülmelidir. Dalagin metastatik hastalikla nadir olarak tutulumu ilginç bir sekilde filtrasyon fonksiyonu ve zengin kan akimina baglanmaktadir. Immün korunmadaki dalagin fonksiyonu ve lokalize metastatik odaklarin etkin bir sekilde taninarak elimine edilmesi bu bulguyu açiklayabilir.