Nöbetçi Eczaneler
22/09/2021

Nekrotizan Enterokolit NEK 5

img KORUNMA
1 - Infeksiyon kontrol önelemler özellikle NEK epidemilerini önlemek için yenidoganda infeksiyon kontrol önlemlerinin çok siki bir sekilde uygulanmasi gerekldir.
- Germisidal ajanlar ile el temizliginin saglanmasi
- Eldiven ve is önlügü giyilmesi
- Her hasta için ayri malzeme kullanilmasi
- Kesin NEK tanisi alanlarin Kohortlanip izole edilmesi gibi önlemler söz konusudur.

2 - Yenidoganin bagisiklik sisteminin güçlendirilmesi ;
- Oral immunglobulinler (IgA ve Ig G).
- Maternal glukokortikoid verilmesi
- Anne sütü
- Oral beslenme miktarinin azaltilmasi (< 25 ml / kg / gün).

3 - Bakteriyel kolonizasyonun azaltilmasi
- Enteral antibiyotikler (Aminoglikozidler)
- Mamanin asidifikasyonu (Ph = 2,5 - 5,5) (ph < 4,0)

4 - Inflamatuar mediatör ve antagonistleri.
- PAF Antagonistleri (WEB 2086, SRI 63-441)
- IL - 11

ORAL IMMUNGLOBULINLER: Prematür barsakta özellikle IgA koruyucu immunglobulini eksiktir. Anne sütüde alinmiyorsa barsakta eser miktarda IgA ve IgG vardir. Enteral IgA takviyesi RAT modelinde barsak hasarini azaltmaktadir. IgA bakteriye baglanarak onun mukozaya yapismasini engellemektedir.

MATERNAL GLUKOKORTIKOID VERILMESI : Glukokortikoidlerin mukoza hücre maturasyonunu ve barsak bariyer fonksiyonunu iyilestirdigi gösterilmistir. Bu etkiyi barsak yüzeyinin glikolizasyonu ile yapar ve bakterinin tutnmasini engeller. Ayrica PAF in enzimatik parçalanmasini stimule ederler.(Asetil hidrolaz).

Bauer ve Arkadaslari : Fetal AC maturasyonu amaciyla antenatal glukokortikoid kullaniminda NEK insidansinin azaldigini göstermislerdir. (%2 versus %7). Prenatal ve postnatal steroid verilmesiyle NEK orani anlamli derecede düser.

ANNE SÜTÜ : Anne sütü neonatal infeksiyon riskini azaltir;
- Alt solunum yolu infeksiyonu
- Otitis media
- Bakteriyemi
- Menenjit
- NEK için koruyucudur.

Insan sütünde besinlerin yani sira humoral ve hücresel anti-infeksiyoz ajanlar vardir.
HUMORAL VE HÜCRESEL FAKTÖRLER
1 - IgA
2 - IgM
3 - IgG
4 - Makrofaj
5 - Lenfosit
6 - PMN Lökosit Asetil Hidrolaz PAF blokaji.

Anne sütü ayrica immunolojik olarak aktif olan, bakteriye baglanan ve barsak mukozasi için trofik etkili bazi proteinleride içerir;
1 - Kompleman sistemi
2 - Laktoferrin
3 - Lizozim
4 - Transferin
5 - Interferon (TNF Blokaji)
6 - Migrasyon inhibitör faktör.
7 - Epidermal Growth Factör.
8 - Alfa Fetoprotein
9 - Oligosakkaridler.

Annenin barsagindaki bakteriler isaretlenerek B lenfositlerine prezente olurlar. Daha sonra onlara karsi gelisen antikorlar farklilasirlar. IgA cinsi antikorlar annenin sütüyle bebege iletilirler. Anne sütü ayrica :

1 - Asidik bir ortam yaratarak.
2 - Laktobasil bifidus çogalmasini saglayarak
3 - Demiri baglayarak. E. Coli nin çogalmasini inhibe eder.
Mama ile beslenen yenidoganlarda NEK insidansi anne sütü alanlara göre, 6 misli fazladir.

BESLENME BIÇIMI : Enteral beslenmenin kesilerek TPN uygulanmasi NEK insidansini azaltir. Çok düsük dogum agirlikli yenidoganlarda hipokalorik enteral beslenme (Trofik beslenme) uygulanmasi barsak fonksiyonlarini olumlu etkiler. Özellikle enteral beslenme miktari < 25 ml / kg / gün altinda olursa, NEK riski azalir.

ENTERAL ANTIBIYOTIKLER : Nonoperatif tedavide GIS den emilmeyen, aminoglikozit türevi antibiyotiklerin (Kanamisin, Gentamisin) NEK riskini azalttigi düsünülmektedir.

RISKLERI;
1 - Hasarli barsaktan emilerek toksisiteye neden olmalari.
2 - Dirençli suslarin gelisimine neden olmalari
3 - Funguslarin asiri çogalmalarina neden olmalari.

MAMANIN ASIDIFIKASYONU : Prematür yenidoganlarin mamalari HCL ile asidifiye edilirler. (ph < 2,5 - 5,5). Mamalarin asidifikasyonu gastrik ph < 4,0 olan prematürlerde, gastrik bakteriyel kolonizasyonu anlamli derecede azaltir. (Gastrik ph < 4,0 olmali).(Gastrik bakteri kolonizasyonu anlamli derecede azalir).

INFLAMATUAR MEDIATÖR ANTAGONISTLERI :
PAF - Reseptör antagonistleri (WEB 2086 ve SRI 63-441) Ratlarda endotoksin veya hipoksiye bagli barsak hasarini azaltirlar. PAF Antagonistleri eriskinde gram (-) septisemide mortalite oranini % 50 azaltirlar. PAF, Asetilhidrolaz enzimi ile parçalanir. Steroidler Asetil hidrolaz enzim aktivitesini arttirarak PAF düzeyini azaltirlar.(Anne sütü de).

IL - 11 in barsak mukozal bariyer fonksiyonunu korudugu ve epidermal Growth faktör gibi etki gösterdigi bildirilmektedir. Epidermal Growth faktör ve IL - 11 ayrica barsakta NO üretimini de azaltirlar. Tümör Growth faktör - B de intestinal epitelyal bariyerin bütünlügünü korur.

NEKROTIZAN ENTEROKOLIT : Epidemik veya sporadik olarak görülebilir. Görülme sikligi 1000 canli dogumda 2,5 dur. Yenidogan yogun bakiminda yatan tüm bebeklerin yaklasik % 2 si NEK olur.(%5-15). NEK özellikle prematür bebeklerde ortaya çikar. Hastalarin ortalama gestasyonu 31 hafta, agirliklari da 1460 gr dir. Genellikle yasamin ilk iki haftasi içinde ortaya çikar. Klinik bulgulari abdominal distansiyon, safrali gastrik rezidü, kusma, hematosezi, daire, apne, letarji ve solukluk seklinde siralanabilir.

PATOLOJI : Ilk olarak mukoza hasari olusur ve mukozal ülserasyona ilerler. NEK in radyolojik tani kriteri olan pnömatosis intestinalis submukozal veya subserozal hava birikimidir. Nekroz sonuçta perforasyona kadar ilerler. En sik olarak terminalileumu ve proksimal kolonu tutar. Segmenter (skip areas) seklinde tutulum gösterir. Genellikle barsagin antimezenterik kismi tutlur.

PATOFIZYOLOJI : NEK patofizyolojisi kesin olarak bilinmez. Perinatal bir stresin mezenterik iskemiyle sonuçlanmasi seklinde yorumlanir. Hiperosmolar mamalar etyolojide rol oynar. Buna karsin anne sütü NEK e karsi koruyucudur. Anne sütü makrofajlari, T ve B lenfositlerini ve en önemlisi sekretuar IdA yi içerir. Anne sütünde prostoglandin E1 bulundugu gösterilmistir. PGE1 çok güçlü bir mezenterik vazodilatatördür. NEK e karsi koruyucudur. Bazi viral ve bakteriyel ajanlar sorumlu tutulmaktadir. Klebsiella pneumoniae, Escherichia coli, Proteus mirabilis, Clostridia perfiringens, Clostridia difficile, Clestiridia butyricum, koagülaz negatif stafilokoklar en sik izole edilen bakterilerdir. Coxackie B2 virüsü, Coronavirüs ve Rotavirüs da NEK li hastalarda gösterilmistir. Apne tedavisinde kullnailan metilksantinler (teofilin, aminofilin) gastrointestinal sistem motilitesini yavaslatarak bakteriyel proliferasyonu arttirirlar. Ksantinler ayrica metabolizmalari sonucu ürik aside yikilirken toksik oksijen radikallerinin olusumuna yol açarlar. Retrolental fibroplaziyi önlemek amaciyla kullanilan vit E de NEK sebebi olarak gösterilmektedir.

Patent duktus arteriosusu kapatmak için kullanilan indometazin ince barsaklarda nekroza yol açmaktadir. Bu etkisi indometazinin prostoglandin sentezini inhibe etmesi sonucudur. Indometazinin yol açtigi barsak nekrozlari allopurinol ön tedavisi ile azaltilabilmektedir. Mitokondriyal elektron transport zincirindeki solunum fonksiyonlari sonunda moleküler oksijenin % 98 i suya indirgenirken, % 2 si toksik oksijen radikallerine dönüsmektedir. Bu radikaller süperoksid ve hidroksil radikalleridir. Süperoksid dismutaz (SOD) enzimatik olarak süperoksid radikalini hidrojen perokside ve suya dönüstürerek etkisiz kilar. Hidrojen peroksid ise peroksidaz ve katalaz enzimleri ile suya ve oksijene çevrilerek zararsizlastirilir.

Gebelikte annenin kokain kullanmasi da uterus kan akiminin azalmasina yol açar. Bunun sonucunda gelisme geriligi, NEK gibi patolojiler görülebilir. Apple - Peel intestinal atrezili bebeklerde NEK ortaya çikabilir. Bu hastalarda tek bir ileokolik arter etrafinda barsaklar sarmal olusturmaktadir. Üstelik bu artere gelen kan sag kolik arterden retrograd akimla gelmektedir. Dolasimi zaten kritik olan bu barsakta dolasimi bozabilecek en ufak bir patoloji NEK ile sonuçlanmaktadir. Gastrosizisli bebeklerde de NEK sik görülmektedir. Burada sebep barsaklarin zaten hasarli olmasidir.

LABARATUAR : Lökosit sayisi olgularin 1 / 3 ünde artmis, 1 / 3 ünde normal, 1 / 3 ünde ise azalmistir. Trombositopeni, trombositlerin periferde yikilmasina baglidir. NEK de ortaya çikan gram ( - ) sepsis sebebiyle trombositopeni olur. Ani olusan trombositopeniden 6 saat sonra intestinal gangren gelistigi bildirilmektedir. Hastada metabolik asidoz vardir. Metabolik asidoz 4 saatten fazla devam ederse ani hiponatremi gelisir. Serum hekzosaminidaz düzeyi NEK için biyokimyasal bir markerdir.

RADYOLOJI : Ayakta direk karin grafisi bulgulari :
1 - Intestinal distansiyon
2 - Pneumatosis intestinalis (intramural hava).
3 - Statik intestinal ans
4 - Barsak gazlarinda azalma ve asimetrik anslar.
5 - Asit
6 - Intrahepatik vena porta gazi
7 - Kolonun toksis dilatasyonu
8 - Pnömoperituan
9 - Gastrik distansiyon.

Kontrastli grafilerde karsilasilan bulgular : Periton serbesthava bulunan olgularda baryumlu grafiler çekilmemelidir. Fakat NEK in erken dönemlerinde baryumlu kolon grafisi yardimci olabilir. Burada baryum tercih edilen bir maddedir. Çünkü mukozayi daha iyi kaplar, matabolik yan etkileri yoktur ve ucuzdur. Suda eriyen bir noniyonik bir kontrast madde olan metrizamid ise gizli kalmis intestinal perforasyonlari ortaya koymaya yarar. Metrizamid intestinal lümenden emilmez. Fakat lümen disina çikarsa peritoneal irritasyona yol açmadan periton yüzeyinden hizla emilir böbrekler ile disari atilir. Metrizamid ile çekilen kolon grafisinde üriner sistemin görüntülenmesi perforasyonun indirekt bir bulgusudur. Ultrasonografi vetomografi ile de portal vendeki gazin görüntülendigi bildirilmektedir.

TEDAVI : NEK tanisi konunca oral beslenme kesilir, nazogastrik dekompresyona baslanir, umblikal kateteri varsa çekilir, penisilin ve aminoglikozid kombinasyonu kültür sonuçlari çikana kadar uygulanir, klindamisin ve metranidazol antianaerobik etkileri sebebiyle tedaviye eklenebilir. TPN baslanir.

CERRAHI TEDAVI ENDIKASYONLARI :
1 - Pnömoperituan kesin bir ameliyat endikasyonudur.
2 - Parasentezde kahverengi sivi, bakteri, lökosit varligi
3 - Abdominal duvarda eritem
4 - Abdominal kitle
5 - Sabit, dilate barsak anslari.

Asagidaki bulgular cerrahi tedavi endikasyonu olarak kabul edilmemektedir
1 - Klinik durumun kötülesmesi
2 - Abdominal duyarlilik
3 - Siddetli alt GIS kanamasi
4 - Gazsiz abdomen
5 - Trombositopeni.

Cerrahi tedavide mümkünse ileoçekal valv korunmalidir. Genis rezeksiyonlardan kaçinilmali ve 24 saat sonra tekrar laparotomi yagpilarak rezeksiyona karar verilmelidir. Rezeksiyon sonrasi en güvenli yol anastomoz yapmadan her iki ucu karin ön duvarina agizlastirmaktir. Lokalize olgularda veya zaten yüksek jejunal stoma yapilmasi gereken durumlarda distalde anastomoz yapilabilir. Eksplorasyon yapilmadan periton boslugunun açik drenajini önerenler de vardir. Penröz drenler her iki diyafram altindan itibaren yerlestirilerek her iki alt kadrandan disari çikarilir.

GEÇ SEKELLER
1 - Intestinal striktür
2 - Kisa barsak sendromu
3 - Malabsorbsiyon sendromu.

Diğer 'Çocuk Sağlığı' Yazıları